Küçüklüğümüzden beri olumsuz durumlara karşı ailemiz bizi koruma içgüdüsüyle bir şeylerin yolunda gitmediğini fark edip onlara ne olduğunu sorduğumuzda, genellikle bir şey olmadığını söyleyip geçiştirmişlerdir. Annemizin suratı asıktır, “Anne ne oldu?” diye sormuşuzdur, o da biz üzülmeyelim diye “Bir şey yok, boş ver.” demiştir. Ama bir şey vardır! Bu açıkça ortadadır ancak söylenmez, var ama yokmuş gibi davranılır. Bu da kafamızda soruların oluşmasına neden olur. “Ne oldu acaba? Çok mu kötü? Boşanacaklar mı? Benim yüzümden mi kavga ettiler? Birine bir şey mi oldu?” Aslında o an ebeveynimizin vereceği tek cevap, bizim aklımızda oluşacak onlarca soruyu dindirecek, kötü de olsa onunla baş etmeye çalışacağız. Konu tam olarak da bu zaten; çocuklara da üzücü bir durum olduğunda “Bir şey yok” dediğimizde aslında onları olumsuz duygulardan ve kötü düşüncelerden koruyacağımızı düşünsek de, onların zor durumlarla baş edebilme becerilerini geliştirme fırsatlarını ellerinden almış oluruz. Bu durum onların daha da hassas bireyler olmasına neden olabilir. Bununla birlikte, belirsizlik çok yoğun kaygı uyandırır. Aslında çocuğumuzu koruyoruz diye düşünsek de, onun kaygı hanesine yeni bir şey daha eklemiş oluruz.
Son zamanlarda ülkemizde olan olaylara hepimiz bazen dolaylı, bazen direkt olarak maruz kalıyoruz. Bu zor zamanlar bizde kaygı, korku ve öfke uyandırıyor. Çocuklar da bu duygularımızı hissedebiliyorlar. Bizim ruh halimizi, tepkilerimizi anlamlandırabilmeleri için de yardımımıza ihtiyaçları var. Bu nedenle onlara kısa da olsa açıklamalar yapmak gerek: “Evet, bir şeyler yolunda gitmiyor. Hayatta bazen iyi, bazen kötü olaylar olabiliyor. Şimdi yaşadığımız olay üzücü bir olay. Sen ne hissediyorsun? Neye ihtiyacın var?” gibi bir yaklaşımla iletişim kurabiliriz.
Küçük çocuklara korkularını ifade edebilmeleri için birçok yol olduğunu söyleyip, onlardan korktuğu şeyin resmini çizip sonra onu isterse yırtıp, çöpe atıp, onun yükünden kurtulabileceğini söyleyebiliriz. Ya da, korktuğu şeyi çizdikten sonra, onun komik bir şekilde görünmesini sağlayacak unsurlar ekleyebilirsiniz. Kahkaha ve ağlamak korkularla baş etmede en önemli araçlardır! Çünkü bedenin rahatlamaya ihtiyacı vardır. Bunlar, küçük çocuklar için gerçekten basit ama rahatlatıcı bir yöntemler… Okul dönemi çocuklarıyla da yaşanan olayla ilgili neler bildiğini sorup, varsa bilgi hatası onu düzeltebilir, ardından bu konuyla ilgili ne hissettiğini konuşabiliriz.
Aslında bu olumsuz durumları saklama konusu sadece ülkede yaşanan terör olayları ile ilgili değil; ev içinde veya ilişkilerde yaşanan bazı konularla da ilgili olabilir. Örneğin, belki çocuğunuzun yanında tartışmamışsınızdır ancak beden diliniz ve ses tonunuzdan çocuğunuz “bir şey olduğunu” mutlaka yakalıyordur. Aynı şekilde, hastalık, ölüm, iflas gibi yolunda gitmeyen her konuda çocuklarınızı bilgilendirmekten çekinmeyin. Biz onlara “bir şey yok” desek de, onlar bir şeyler olduğunu bilirler. Çünkü onların kocaman gözleri ve kulakları vardır!
Klinik Psikolog
Bahar ÇAKIR